O gün Belgin'le okuldan çıktıktan sonra Harajuku'ya gitmeye karar verdik. "Sayonara okane..." (güle güle paralar) demekmiş bu bilmeliydim.
 |
| Yağmurlu sezonda geldiğimiz için hava yine böyle |
O zamana kadar öyle çok bir şeye para harcamamıştım çünkü Türkiye'de görsem koşarak alacağım bazı şeyleri orada bir çok yerde bulabiliyordum.Fakaaaaat Harajuku'da her şey değişti.
İlk önce şu tırnak stickerlarından aldık.Daha önce tumblr'da görüp çok beğenmiştim.Orada Starry Night ve Kanagawa Oki Nami Ura arasında kalınca ikisi de aldım.(ki sonra kanagawa'nın yarısı takma tırnaklara yapıştırayım derken heba oldu...pişmanlık)
Harajuku'daki kıyafetlerin çoğu tek bir bedendi ve bana büyük geliyordu.Japonlara göre bile minikmişim.Neyse ki sonra şu gördüğünüz hayatımın elbisesini aldım ama eve geldiğimde fark ettim ki o da biraz büyükmüş (well played god..) En çok para verdiğim şeylerden biri de bu elbise olduğu için artık beni dışarıda,düğünde,bakkala giderken...bu elbiseyle görebilirsiniz.
Alışveriş bizi yorunca bir şeyler yeyip karaokeye gittik.Belgin de Jrock sevdiği için söylediğimiz şarkılar genelde Vkei gruplarınındı.Ben tabi ilk Sid söyledim ve zaten benim Japonyada'ki karaoke şarkım Uso'ydu. Şimdi de anısı olduğu için Uso'yu duyunca arkadaşım da ben de duygulanıyoruz. (Burada rezilliği görebilirsiniz ve burada da müthiş saçmalıyorum.)
Ertesi gün yine Harajuku'ya gidelim dedik çünkü benim almak istediğim bir şey vardı.O gün şunları çekmişim;
O günün olayı ise Japonya'da gördüğümüz EN IKEMEN kişiyle karşılaşmamız.Buradan sonrasını sadece kızlar okusa ne güzel olurdu.Girdiğimiz mağazadan aldığım şeyi ödemek için kasaya geldiğimde onu gördüm.Bana denk geldiği için çok şanslıyım hehe. Anlatmam gerekirse şu Tokyo Fashion sayfasında görüp "nasıl yani??" dediğimiz insanlar gibi dersem anlaşılır herhalde.(Keşke fotoğrafını buradaki kız arkadaşlar için gizlice çekebilseydim.) Öyle olması yetmiyormuş gibi tatlı tatlı gülümsüyordu ki ben kasada ödeme yaparken ERİDİM. Bir de çok güzel elleri ve yüzükleri vardı bunu söylemezsem olmaz.Mağazadan çıkarken de oldukça sırıtıyordum ve arkadaşımla bir daha cuma günü geliriz,onu tekrar görürüz diye plan yaptık.(gelemediler...)
Sonra yine karaokeye gittik! Aslında fark etmeden karaokeye baya para vermişiz çünkü sabah daha az para alıyorlarmış ama biz hep akşam gittik.Yani daha az para harcamak istiyorsanız siz öyle yapın.O gün yine ağırlıklı olarak Jrock (Gazette ve Sid ) söyledik ama en sonda Arashi-Love so sweet düeti yapmak çok eğlenceliydi.
Buradaki iki pişmanlığımdan biri; iki kere gelip crepe yiyememiş olmam ve çok güzel görünen lolita dress mağazalarının fotoğraflarını sonra çekerim nasıl olsa diyerek çekememem.(aa bi de o çocuğu tekrar göremedik bak cries,,) Ve o paramızın olduğu ilk hafta karaokeler,pahalı yerlerde yemek ve alışveriş şeklinde geçti.Sonraki zamanlar da ise "şurada yiyelim daha ucuz olur" "oraya gidemeyiz kart para alıyor" "neden paramız yok" şeklindeydi.Yine de o kadar önemli değil çünkü çok eğlendik! Hem bir daha bunları ne zaman yaşayabileceğiz ki.
To be continued...
İlk önce şu tırnak stickerlarından aldık.Daha önce tumblr'da görüp çok beğenmiştim.Orada Starry Night ve Kanagawa Oki Nami Ura arasında kalınca ikisi de aldım.(ki sonra kanagawa'nın yarısı takma tırnaklara yapıştırayım derken heba oldu...pişmanlık)
Harajuku'daki kıyafetlerin çoğu tek bir bedendi ve bana büyük geliyordu.Japonlara göre bile minikmişim.Neyse ki sonra şu gördüğünüz hayatımın elbisesini aldım ama eve geldiğimde fark ettim ki o da biraz büyükmüş (well played god..) En çok para verdiğim şeylerden biri de bu elbise olduğu için artık beni dışarıda,düğünde,bakkala giderken...bu elbiseyle görebilirsiniz.
Alışveriş bizi yorunca bir şeyler yeyip karaokeye gittik.Belgin de Jrock sevdiği için söylediğimiz şarkılar genelde Vkei gruplarınındı.Ben tabi ilk Sid söyledim ve zaten benim Japonyada'ki karaoke şarkım Uso'ydu. Şimdi de anısı olduğu için Uso'yu duyunca arkadaşım da ben de duygulanıyoruz. (Burada rezilliği görebilirsiniz ve burada da müthiş saçmalıyorum.)
Ertesi gün yine Harajuku'ya gidelim dedik çünkü benim almak istediğim bir şey vardı.O gün şunları çekmişim;
 |
| banane evet |
 |
| ve o güne fotoğrafları hep bulanık çekmem de damgasını vurmuş gomen :' |
O günün olayı ise Japonya'da gördüğümüz EN IKEMEN kişiyle karşılaşmamız.Buradan sonrasını sadece kızlar okusa ne güzel olurdu.Girdiğimiz mağazadan aldığım şeyi ödemek için kasaya geldiğimde onu gördüm.Bana denk geldiği için çok şanslıyım hehe. Anlatmam gerekirse şu Tokyo Fashion sayfasında görüp "nasıl yani??" dediğimiz insanlar gibi dersem anlaşılır herhalde.(Keşke fotoğrafını buradaki kız arkadaşlar için gizlice çekebilseydim.) Öyle olması yetmiyormuş gibi tatlı tatlı gülümsüyordu ki ben kasada ödeme yaparken ERİDİM. Bir de çok güzel elleri ve yüzükleri vardı bunu söylemezsem olmaz.Mağazadan çıkarken de oldukça sırıtıyordum ve arkadaşımla bir daha cuma günü geliriz,onu tekrar görürüz diye plan yaptık.(gelemediler...)
 |
| Ve o gün Harajuku'dan aldığım ve sonra Japon arkadaşımın benimle dalga geçeceği "happy" tshirtü |
Sonra yine karaokeye gittik! Aslında fark etmeden karaokeye baya para vermişiz çünkü sabah daha az para alıyorlarmış ama biz hep akşam gittik.Yani daha az para harcamak istiyorsanız siz öyle yapın.O gün yine ağırlıklı olarak Jrock (Gazette ve Sid ) söyledik ama en sonda Arashi-Love so sweet düeti yapmak çok eğlenceliydi.
 |
| böyle kocaman buzlu kolanızı da getiriyorlar |
Buradaki iki pişmanlığımdan biri; iki kere gelip crepe yiyememiş olmam ve çok güzel görünen lolita dress mağazalarının fotoğraflarını sonra çekerim nasıl olsa diyerek çekememem.(aa bi de o çocuğu tekrar göremedik bak cries,,) Ve o paramızın olduğu ilk hafta karaokeler,pahalı yerlerde yemek ve alışveriş şeklinde geçti.Sonraki zamanlar da ise "şurada yiyelim daha ucuz olur" "oraya gidemeyiz kart para alıyor" "neden paramız yok" şeklindeydi.Yine de o kadar önemli değil çünkü çok eğlendik! Hem bir daha bunları ne zaman yaşayabileceğiz ki.
To be continued...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder